Zoilo Morel Ayala, Rogelio Martínez, Samara Mendieta, Eduardo Benadón, Enrique Faugier, María del Rocío Maldonado-Velázquez

Anahtar Kelimeler: Sistemik lupus eritematozus, antifosfolipid sendromu, akut miyokard enfarktüsü

Özet

Sistemik lupus eritematozus kronik, otoimmun, kompleks, multiorgan tutulumlu ve epizodik bir hastalıktır. Olguların yaklaşık %15'i çocukluk ve adölesan dönemde başlar. SLE gelişen hastalarda koroner patoloji görülme oranı 9 kat fazla olup %36'lara kadar çıkar. Bu nedenle en büyük morbidite ve mortalite nedenidir. Koroner hastalığın patogenezinde bir arada veya farklı işleyen çeşitli mekanizmalar sorumlu tutulmuştur. SLE'de görülen prokoagülan durum akut koroner olaylarının gelişimini hızlandırır. Bu durumdan sadece antifosfolipid antikorlar değil, yüksek fibrinojen ve plazminojen inhibitörü-1 düzeyleri de sorumludur. Antifosfolipid sendromu (APS), vasküler tromboz, düşük yapma ve trombositopeni ile karakterizedir. Kardiyak sistem APS'de primer hedeflerden birisidir. SLE ve APS'li hastalarda akut miyokard enfarktüsü gelişme riski 10 kat daha fazladır. Antifosfolipid antikorları ile venöz tromboz, akut miyokard enfarktüsü ve serebrobasküler olaylar arasındaki ilişki prospektif çalışmalar ile gösterilmiştir. Burada 13 yaşında SLE ve sekonder APS tanısı konulan ve ağır miyokard enfarktüsü olan bir erkek olguyu sunuyoruz. Hastamızda koroner değişimler bulunmaması daha çok APS ile ilişkilidir. SLE ve sekonder APS olan hastalarda, herhangi bir dönemde trombotik komplikasyonlar gelişebileceği hatırlanmalı ve seyrek de olsa trombotik yada iskemik kardiyak olaylar akla getirilmelidir. (Turk J Rheumatol 2009; 24: 156-8)